Galatasaray 3-1 Gaziantep FK

Kaos içinde başlayan 2024-2025 sezonuna ligde aldığımız art arda galibiyetlerle 5/5 yaparak başlangıç yaptık ve derbiye hem lider hem de moralli olarak çıkacağız.

Sezona ağır bir Süper Kupa mağlubiyeti ve ardından Şampiyonlar Liginde Young Boys’a elenerek başladık. Bunlar yaşanırken yönetimin çok kötü transfer dönemi yönetimi ve üst üste yaşanan rezillikler taraftarın sabrını taşırmıştı. Benim içinde en en şok edici en üzücü olay Şampiyonlar Liginden elenmek olmuştu. Ve şu zamana kadar ilk defa Okan hocayı istifaya davet etmiştim. Bu süreçler yaşanırken taraftarı sevindiren, tek olumlu şey Osimhen gibi dünya çapında bir starı İcardi ve Batshuayi’nin yanına çekmek oldu.

Tüm bu kaos ortamı devam ederken Okan hoca bir yandan yeni oyununu aradı bir yandan da ligde galibiyetlerini sıraladı. Ancak ligdeki seviyenin yetersiz olması bu başarının gerçeklikten uzak bir başarı olduğunu her seferinde bize gösteriyor. Maalesef süper lig galibiyetleri Avrupa Kupalarında bize pusula olamayacak düzeyde.

Maça gelirsek, çok istekli ve tempolu başladığımız maçta bir önceki maçta olduğu gibi ilk yarıda bulduğumuz gollerle Gaziantep’in direncini erken kırıp 45 dakikada maçı bitirdik. Haftaya derbi olmasa muhtemelen skor olarak daha fazlasını yapardık. İkinci yarı kendimizi çok yormadık ve 3-1 ile maçı bitirdik. Benim maç içerisinde en çok dikkat ettiğim şey, çizilmiş bir hücum planı var mı? Yoksa tamamen bireysel yeteneklerin maçı çözmesi ile mi galibiyet alıyoruz. Bu maç çizilmiş atakları net bir şekilde gördük. Rize maçında da bunlar vardı. Barış Alper’in golü asla tesadüf değildi, çizilmiş bir hücum planıydı.. Yine Barış Alper’in Rize maçındaki golü çizilmiş bir hücum planı. Keza Rizespor maçındaki duran toplardan gelen goller duran top çalışmalarının meyveleri..

Son iki maçta Okan hocanın deyimiyle fabrika ayarlarımıza döndüğümüzün sinyallerini güçlü bir şekilde verirken Abdülkerim’in ve Barış Alper’in performansının kendi seviyelerine tekrar çıkması, Berkan’ın olumlu performansı seyircinin maça ciddi bakışı ve desteği benim için diğer olumlu gelişmelerdi.

Diğer yandan Yunus Akgün’ün golü bulması moral açısından iyi oldu. Bu sezon kesinlikle yerli rotasyonunun önemli isimlerinden biri olması gerekiyor. Yunus’un iyi performansına özellikle Avrupa-Lig Lig-Avrupa yapacağımız, sıkışık fikstür döneminde çok ihtiyacımız olacak. Okan hocadan bu rotasyonları göreceğiz diye düşünüyorum.

Derbiye puan olarak avantajlı oyun olarak olumlu sinyaller vererek gidiyoruz. Ama Okan hocanın -belki hatırlarsınız- ilk sezon Adana Demirspor beraberliği, Kayseri mağlubiyeti ve Sacha Boey’in çok erken dakikalarda kırmızı kartla atıldığı 2-0’dan 2-2ye gelen Alanyaspor maçı beraberliği ile ilk defa koltuğu sallanmaya başlamıştı. Okan hoca oradan çok güçlü bir şekilde çıkmıştı. Önce Karagümrük galibiyeti sonra 7-0lık Başakşehir galibiyeti ve İcardinin çözdüğü Beşiktaş maçı ile birlikte oradan güçlenerek çıkıp, rekor galibiyet serisi yakalayıp şampiyon yapmıştı.

Süper Kupada ağır Beşiktaş mağlubiyeti sonrası Young Boys’a elenmek Okan Hocanın koltuğunu o dönemki gibi sallamaya başladı. En başta dediğim gibi Okan hocaya güvenen biri olarak ben de istifaya davet ettim. Şu anda çıkış yakalamak için önünde müsait bir fikstür var. Oyun ve/veya skor olarak iyi geçecek Fenerbahçe derbisi sonrası Tottenham maçına kadar Avrupada 3/3 ile başlarsak ve Tottenham maçındanda 1 veya 3 puan alırsak rüzgar olumlu anlamda tersine döner. Okan hoca bu fırsatı iyi değerlendirmeli. Bunu da zamanla göreceğiz.